"Sabah Avrupa gazetesine yapılmış düşmanca bir baskın"

SABAH AVRUPA  GAZETESİ'NE YAPILAN KAKSIZLIKAlman siyasetçi ve yazar Christoph Hörstel, Sabah Gazetesi Almanya Temsilcisi İsmail Erel ve SabahAAvrupa Gazetesi Haber Müdür Cemil Albay'ın, FETÖ'cü Cevheri Güven'in şikâyeti üzerine Alman polisi tarafından gözaltına alınmasını değerlendi. Hörstel, "Bu Sabah Avrupa gazetesine yapılmış düşmanca bir baskın. Açıkça görülüyor ki artık Almanya'da basın özgürlüğü güvence altında değil. Eğer Alman istihbarat servisi bu iki Türk gazetecinin peşine düşüyorsa bu emir direkt olarak CIA'den gelmiş demektir. Çünkü Alman istihbarat servisleri ve CIA çok yakından çalışıyor" dedi.

Saabah Gazetesi Almanya Temsilcisi İsmail Erel ve Sabah Avrupa Gazetesi Haber Müdür Cemil Albay'ın, FETÖ'cü Cevheri Güven'in şikâyeti üzerine Alman polisi tarafından gözaltına alınmasının yankıları sürerken, Alman siyasetçi ve yazar Christoph Hörstel, A Haber'e SabahA çalışanlarının gözaltına alınması hakkında açıklamalarda bulundu. Hörstel, Almanya'da basın özgürlüğü güvence altında olmadığını ve Almanya'daki Sabah çalışanlarına yapılan operasyonun seçim arifesinde olmasına dikkat çekti.

"DÜŞMANCA BİR BASKIN!"

Hörstel ilk olarak şu açıklamalarda bulundu: "Bu Sabah Avrupa gazetesine yapılmış düşmanca bir baskın. Açıkça görülüyor ki artık Almanya'da basın özgürlüğü güvence altında değil. Eğer hükümetten memnunsanız Rusya-Almanya arasındaki savaştan hükümetin politikalarından memnunsanız size söylenen yalanlardan memnunsanız siz özgürsünüz. Ancak mutlu değilseniz özgür değilsiniz demektir. Almanya'da demokrasi tamamen sahtedir. Durum tam tersi olsa, Alman bir gazeteci Türkiye'de gözaltına alınsa neler olacağını siz de az çok tahmin ediyorsunuz."

"ABD ALMANYA'YA DİYOR Kİ: 'SEN FETÖ'NÜN ABD DIŞINDAKİ MERKEZİ OL' "

Açıklamalarına devam eden Hörstel, "Daha önce gazetelerde, televizyonlarda Cumhurbaşkanı Erdoğan için diktatör diyorlardı ancak son günlerde bunu yapmıyorlar çünkü artık tutunacak bir dalları kalmadı. Seçim sonuçları da oldukça güçlü gelince bu onları zor durumda bıraktı. Bu FETÖ üyeleri Yunanistan üzerinden sorunsuz olarak Almanya'ya getiriliyor. Daha sonra da iltica işlemleri hızla tamamlanarak vatandaşlık veriliyor. Burada ABD Almanya'ya diyor ki: 'Sen FETÖ'nün ABD dışındaki merkezi ol' ABD burada büyük bir Türk topluluğunun yaşadığının farkında. Türkiye ile iş birliği yapan, Türkiye'yi seven çok fazla Alman'ın olduğunun da farkında. Tamamen bu durumdan rahatsız ve bunu bozmak istiyorlar" diye konuştu.

"ALMAN İSTİHBARAT SERVİSLERİ VE CIA ÇOK YAKINDAN ÇALIŞIYOR"

Skandal gözaltı süreciyle ilgili CIA ile Alman istihbaratının yakın çalıştığını vurgulayan Hörstel, "Bu gazeteciler yanlış hiçbir şey yapmadı. Ancak bizim Washington merkezli yöneticilerimize göre bu haber FETÖ'ye saldırı anlamına geliyor. İşte bu noktada suç işlemiş oldular. NATO henüz FETÖ'yü terör örgütü olarak tanımlamadı çünkü CIA ve Washington böyle bir girişime karşı. Bu iki Türk gazetecinin de Cevheri Güven'in evini görüntülemesi CIA'i rahatsız etti. Eğer Alman istihbarat servisi bu iki Türk gazetecinin peşine düşüyorsa bu emir direkt olarak CIA'den gelmiş demektir. Çünkü Alman istihbarat servisleri ve CIA çok yakından çalışıyor" ifadelerini kullandı.

"BU ADETA BİR CEZA, BU BİR UYARI"

Son söz olarak ise 28 Mayıs'taki seçime değinen Hörstel, "İki Türk gazetecinin gözaltına alınmasının Başkan Erdoğan'ın seçim başarısının ardından gelmesine de vurgu yaptı. Türkiye'nin kaderi bu seçime bağlı. Türkiye'nin çıkarları için Erdoğan'ın 28 Mayıs'ta yeniden seçilmesi hayati önem taşıyor. İşte bu gazetecilerin gözaltına alınmasının altında yatan neden bu. Bu adeta bir ceza, bu bir uyarı. Bu gözaltıyla Almanya'da yaşayan Türklere korku vermeye çalışıyorlar. Çünkü Alman medyası her gün Almanya'da yaşayan Türklerin Erdoğan'ı desteklediğini yazıyor yani bu durum herkes tarafından biliniyor. Böylelikle Alman halkı ve burada yaşayan Türkler arasında bir uçurum oluşturulmaya çalışıyorlar" dedi.

İlyay Oğuz Sakaoğlu/26.11.2025