Sultan Abdülmecid zamanında...

Sultan Abdülmecid  zamanında...

Osmanlı döneminde hatunlarını dövenlere verilen ceza

19. yüzyılın ortalarında eşine işkence yapan Paşazade Celal bey, Sultan Abdülmecid tarafından önce sürgüne gönderilmiş, ancak akıllanmayıp karısını öldürtmek için suikasta teşebbüs edince idam edilmişti.

(Nerde  ise,her gün psikolojisi bozuk herif,insanların eşleri ne uyguladıkları şiddetle ilgili çok üzücü haberlere rastlıyoruz. Bizlerde,sizler kadar üzülüyoruz.yhy)

Osmanlı döneminde makamı ne olursa olsun eşine karşı şiddet uygulayanlara çok ağır cezalar verildiğini görüyoruz.

(ESKİ TÜRKÇEYİ ÇÖZENLER,ÇOK KAYNAĞA  SAHİP OLURLARDI.yhy)

Yaptığı ilginç araştırmalarla tanınan Ahmet Uçar 19. yüzyılın ortalarında mirasyedi bir paşazâdenin karısına yaptığı işkence ler ve sonunda idamıyla neticelenecek macerasını bir makale sinde ortaya çıkarmıştır.

HAYIRSIZ EVLAT OLUNCA
Alaeddin Paşa'nın oğlu Kapıcıbaşı Celal bey, hayırsız bir evlattı. Babasının sağlığında ailenin mallarını har vurup harman savurmaya başlamıştı. Babasının vefatıyla da meşhur mirasyedilerden biri olmuştu. Gününü eğlence ve fuhuş âlemlerinde geçiriyordu. Bu durumdan en çok dertli olan ise eşiydi. Eşi Safiye hanımı, aldattığı yetmiyormuş gibi sürekli baskı ve işkence de yapmıştı.

EŞİNİ,BİÇAK,DEĞNEK,TEKME İLE DÖVEN...

Eşine geceleri," bıçak,değnek,tokat ve tekme ile darp ve eziyet ediyordu. Bir odaya hapsedilen Safiye hanım akrabalarını değil cariyeleri bile göremiyordu.

Celal Beyin aileden birçok kişiye ve çalışanlara da yaptığı eziyet ve darplar sayıla sayıla bitmiyordu.
On iki senedir evli olan Safiye hanımın özellikle evliliğinin son iki senesi baştan sona eziyet hâline gelmişti. Anne ve babası vefat ettikten sonra koruyucusu kalmadığı için evliliğinin son iki senesi tam bir kâbusa dönmüştü.

Ümitsiz bir şekilde hayatını sürdüren Safiye hanım, bir gün oda kapısının açık kalmasını fırsat bilerek konağın karşısındaki bir eve kaçtı. Komşularının ve akrabalarının yardımıyla Sivas Valisi Abbas Paşa'nın hareminde korumaya alındı. Kızın kolunda kırıklar, vücudunda da şişlikler gören ve evliliğinin bu şartlar altında yürümeyeceğini anlayan paşa durumu padişaha arzetmeye karar verdi.

1849'da Sivas vilayet meclisinin de devreye girmesiyle Celal beyin işkenceleri bir bir dönemin hükümdarı Sultan Abdülmecid'e arz edildi.

Sultan Abdülmecid,Celal beyin yaptıklarına çok kızdı.Eşini boşaması ve yaptıklarından dolayı hapsedilmesi emredildi.

Eğer rızasıyla boşamazsa eşi bir akrabası yanına verilip,Celal beyin malından nafaka bağlanacaktı. Mirasyedinin uzak bir mahalle sürülmesi kararlaştırıldı. Ancak ferman gelene ve tahkikat tam bitene kadar Tokat'a sürgüne gönderilmişti. Ancak,Tokat-Sivas arası 100 kilometreydi ve paşazadenin vazgeçmeye niyeti yoktu. Nitekim,katli kabul edeceğini ancak eşini boşamayacağını inatla söylemişti.

EŞİ,HATUNU'NU ÖLDÜRTMEYE KALKINCA...
Sultan Abdülmecid'in hadiseye müdahalesi ve sürgün kararı Paşazâde Celal beyi çok kızdırmıştı. Fakat padişaha itiraz edecek durumu yoktu. Hırsını içine atıp sürgün günlerini yaşayacağı Tokat'a gitti. Başına gelenleri eşinin suçu olarak görüyordu. Kendisine yapılanların acısını Sivas'taki eşinden çıkarmaya karar verdi.

Tokat'a vardıktan sonra hadiseden birkaç ay sonra eşine karşı bir karalama kampanyası başlattı.
Safiye hanım altı ay kadar,Sivas Valisi Abbas Paşa'nın konağında kalmıştı. Daha sonra vali değişince bu sefer Sivas Valisi Münib Paşa'nın koruması altına girdi.

DEDİKODU İLE, SANTAJ YAPIYORLARDI.

Celal bey ise,eşinin Sivas'ta paşanın konağında fuhuş yaptığı dedikodularını çıkarıp,bu haberleri Sivas'ta da yaydı.

Beş köleyle de eşini öldürmeleri için para karşılığında anlaştı.

Eşini öldürdükleri takdirde 2000 guruş verecekti. Ancak büyük bir hata yapmıştı.

(Osmanlı da Haremler birer Mektep, Okuldu.)

Geçmişi güven vermediği için,eşini öldürtmek için anlaştığı kiralık katiller paranın bir kısmını peşin tahsil etmişler, kalan kısmı için ise senet almışlardı.

(...)

Prf.Dr.Erhan Afyonlu'dan,bazı ilaveler bize aittir.yhy

Yazar Hakkında
0 Yorum
Yorum Yapın