Dankeşon Mehmet

Trabzonlu Mehmet,yaşlı kadınların gönül lerini alıyormuş,

DANKEŞON MEHMET!..

(6.bölüm)

Trabzonlu Mehmet,yaşlı kadınların gönül lerini alıyormuş, "Dankeschön/teşekkür Mehmet,lâkabı buradan kalmıştı.

Yılbaşı tatılı için Türkiye biletimi almıştım. Surmeneli (Ali baba lâkaplı) Ali Küçükalı,prostat ameliyatı olmuştu,gel birlikte gidelim demişti,omu kıramadı.

Gırtlak kanserlı olan,boğazına delik bir cıhazlı olan,hâlâ sasigaradan vaz geçemeyen, Trabzonlu Mehmet'in arabasıyla düştuk yollara.

(Sağdan,Nevzat Küçükali,Ramazan Eroğlu,Hasan Fındık.Ahmet Akyüz vede)

ALİ KÜÇUKALİ İLE  YUGOSLAVYA'DA TEREN  HATIRASI.

(RİZE BAŞKÖYDE,TALEBELER,ARALARINDA(soldan 1.cı) ÖZCAN ÇABUK'TA VAR.)

Arabanın üstün de Faik Fındık Hacanın iki halısı,bir dikiş makınası vardı,bagazda doluydu.

SOLEVENYA,KUÇUK BİR DEVLET.

Nufüsü 2.1 miliyon(2000)

Hava kış,kar... Östereich(Avsturya) Villa'dan gitseydik,yol 400 km. uzayacaktı.

Bu bakımdan kestitme olsun diye,Slovenya güzergâhı seçilmişt. Yokuş yukarı araba patanaz yaptı aşağıya kaydı,durdu.

Ali gitti yukarda benzin istasiyonu'ndan çekici getirip,arabayı istasyona çektiler.

Arabanın bakımını yaptık,bir kaç kutu da motor yağı aldık.

Yugoslav sınırına girdik,motordan dumanlar çıkıyordu,baktık ve motorun yağını yeniledk.

Birazdaha gitik,"taka tuka" derken,motor durdu.,balatalar yanmıştı.

Battaniyelere sarıldılar.Sabahı beklediler,gözlerine uyku gimemişti.

Başladılar yalvarmaya,"Ali,bizi kultar!"

Ali,"ya eşyalar ne olacak?" 

 

HER TARAF KAR VARDI

Kış ayaz,karanlık,yolda geçtiğimizde,benzin istasiyonuna geri döndüm. İstasonun sahibi olmalı,adam yatıyor,kaldırdım,yalvardık,ikna ettik,arabayı buraya çektik.Motor yanmışmış.

Motorun,değişmesi,bir hafta alırmış,tâ Almanya'dan gelmesi lazımmış.

Adama ,arabayı bıraktık,bizi en yakın tiren istasyonuna götürmesini rica ettik.

Ne ise,eşyaların çoğunu buran uçuruma atmam lazımdı ya, en yakın istasiyon, oradanda Zagrep'e geldik.

Türkiye'ye giden tirene bindik.Tirende yer yoktu,durumumuzu anlattık,bizi ara holda yerleştırdiler.

Öylece,ta İstanbul garına gelmıştık.

Yollarda çok çileler çekmiştk,kısaca bunu anlatmaya çalıştık.

İşte bu resim de,o yolculuğun hatırası,yıl 1980 yıllar olmalı.Bir zamanlar,Allach E-Bahn alt geçitte Faik Fındık Hoca ile,Hacan Koca karşılaşmıştık.

Başladılar yüksek sesle tartişmaya,geçenlerde ne oluyor? diye,merakli gözlerle bakıp geçiyorlardı.

(ÇAYKARA!DA,FINDIK HOCA'NIN ESKİ EVİ (Resim.M.Ali)

"Kavgayı bırakın millet bize bakıyor,oturup konuşalım",desekte faydasız.

Memleket,köy'de inşaat için kereste siparış vermişler,taksımatta hille yapmışlar diye, Hoca, Hasan'nı suçluyordu.

Konu uzundu da,kısa dan gidiyoruz...

Hasan Koca'nın abisi Abdullah vardı.Her ikiside inşaatta çalışırdı.

Ben Hacı Apdullah'ı görünce yolumu değiştirirdim...

" ..ula kaçma,gel,ha pu sakalumi sağa süreyim, sanada hacı olma nasıp olur",derdi.

Bir ara Allachta,bir evin alt katında kalıyorduk,onlarda yan odada... Sancılar içindeydim,beni Nyfumberg, hastahane, kılınığa götürmüştu,gözlerimi açtığımda mavı gözlu bir hemşire...acılarımı unutmuş gibiydik.

Hasan Koca,Sakarya Gevre'de arazı, tarla almıştı. O alınca,Faik Fındık Hoca'da,iki adet tarla almıştı,bir yakını ekip biçiyordu,daha sonra satmış olmalı.

Arazı düz ve toprak verimli.

Banada,gel sende al!" tavsiyesinde bulunmuşlardı.

Bizde para ne gezer,habire Türkiye, yakınlarımıza DM.gönderiyordu.

KOYÜ'NE FORT MİNİBÜS HEDİYE..

Abdullah,bir ara fort minibüsle Çaykara'ya izinde gitmişti.Gümrük duvarları yüksek pahalı.

Arabanın yandığına dair,raporalmış,daha sonrada Türk plakası alıp,minibusü köyü'ne hediye yapmaştı.

(Sol,alt sırada 3. Hasan Koca)

Tarfik kazasında eşiyle rahmetlik olan,Adnan Kahveci de,bu gümrük duvarlarını aşmak için,hulle üsülünü kullanınız,tavsiye etmiş olmalıydı.

Abdullah ve Hasan Koca kardeşler,Faik Fındık Hoca'nın eşi Fatma'nin ağabeyleri idiler.

Bu kardeşler,şimdi Çaykara,Çayırbaşi Köyü'nde yanyana yatmaktadırlar,her ikisine de Allah'tan rahmet dileriz.

YAŞANMIŞ  HÂYATLAR

Devami var.

Mehmet Ali  /Münih.16.09.2022