Gurbet denilen şey,"Yadel"

1983 lu yıllarda yazılan uzunca bir seri yazıdan,başlık

GURBET DENEN ŞEY,”YADEL”

Başlarken;

İnsan oğlu varlığınadan bu yana,yaşam mücadele verdikleri hepimizce bilinmekterdir.

Kavim,aşiretler,gruplar,aileler hep aynı uğraşı vermişlerdi.

Şimdiye kadar,hayat hep böyle süre gelmiştir.

Bazı yerlerin kırsal oluşu,aile ve grup,kavim,halkın idareci leri, sorumluluları bazı zorlamalara sürüklemiş,itmiştir.

İster istemez,böyle olmuştur bu.

Daha apaçık bir dille,başka yörelere göç etmeğe,gurbet çekmeğe zorlamıştır.

Ülkelerin ekonomi, ve sosyal yaşantısını da,bu göçebe hayatı sağlamaya zorlamıştır.

Binlerce fert ve aileler bu akımdan da kismetlerini almış,hâlâ da almaktadır.

Yurt içinde, olduğu gibi,yurt dışına da olmuştur bu akım,göçler.

GURBETTEN,GURBETE GÖÇ...

Gurbet denen şey'e sürüklenmektedirler.

Bu ekonomik akımlar,ta eski tarihlere dayandığı sizlerinde malumu.

Biz bunun tarihçesini kaleme alacak değiliz.

Ancak,yakın tarihimize baktığımızda,ikinci dünya savaşın dan sonra(1949) ve 1950 senelerinde ilk iş gücü anlaşması B.Almanaya ile İtalya arasında imzalanmıştı.

Daha sonraları diğer ülkeler ,bu cazibelei anlaşmaya imza koymuşlardı.

Buna ben zer antlaşmayı ise Türkiye,1960 senelerinde, imzalamış,yürürlüğe koymuştur.

O gün,bu gün,derken yurt içi gurbeti yurt dışına,yad ellere uzanmıştır.Gurbet denen şey,”Yadel” ismi altında kaleme aldığımız bu yazı dizisinde,”daha güzel yaşamak” için,çırpınan gurbetçinin portelerinden parçalar sunmağa çalışacağız.(o zamanlar demiştik)

Ki bu porteler yaşanmış,ve hâlâ da yaşanmaktadır,acı ve tatlının iç içe olduğu,birbirine kaynaştığı tıpkı bir sıvı gibi...

Amacımız,gurbertçinin yaşam şartlarını dile getirmek,tâ bura lara(Almanya,Fransa,Hollanda,Avusturya vb.) gelmek için varını,yoğunu satan insanların,ayni şeyleri alabilmek için çaba harcadığı,alın teri döktüğünü sergilemektedir...

Bu baş giriş,sunuş,yazısından göre,”Gerbet Denen Şey”Yadel” adı altında uzunca yazı terfikası yayınlamıştık.

25.Ocak 1983,Size dergic,si, Sayı;88. Sy.27,28 (vede diger sayılar da) yer almıştı.

O zaman dan,bu zamanlar arasında neler değişti.

Birinci kuşakta,hayatta olanlar pek az. İkinci ve üçüncü kuşakların çoğu da doğduğu ülkenin vatandaşıydı.

Çok azı da çifte pasaportluydu. Bir çoğua da,yaşadığı topluma uyum (Entegration” adı altında doğduğu memleket, ülkeni vatandaşıydı.

Diğer bir başka deyişle,” Türk Aslılı Avrupalılar”...

Tipki,Avusturya'da Peçenek Kasabası olduğu gibi.

Hangi vesile ile buralara geldiklerri,buralarda mekam ettikleri belliydi...

Hele,Karaim Türkleri?...

Karaimler,Hazar Türkleri olup ve Batı Avrupa'nın ilk sahip leri sayılırdı.Rusya,Polanya,Avusturya,Almanya...

Kimileri de Karayimlerin bir kolu Kıpçakların devami olan ırk,soy,kavim olarak kabul ederler.

Türkologlar tarafından.Kırım,Litvanya ve da hası...

Türk ama,Musevîlığı benimsemiş,Tatar lehçesi Türkçe konuşurlar.

Bizim Ozanlarımız gibi çalar,söylerler.Şairler,yazarlar,Doktor,Profesörler...

Gaguz Türkleri gibi Karaim Türkleri de,Türkiye'den sıcak ilgi beklemektediler,hatırlatırız.

 

Yazar Hakkında

Mehmet Ali Yeniyurt Diğer Makaleler