29 Ağustos'ta mühim olaylar

29 Ağustos'ta mühim olaylar

29 Ağustos'un önemli hadiselerinden bazıları

Tarihte bugün,29 Ağustos'da önemli hadiseler.

 Seyyid Kutub idam edildiTarihte bugün (29 Ağustos): Seyyid Kutub idam edildi

Tarihte bugün gerçekleşen olaylar arasında; Seyyid Kutub'un idamı, tarihin en kısa süren meydan savaşı ‘’Mohaç Savaşı’’, Yavuz Sultan Selim’in adına halife olarak hutbe okunması, vb.Olaylar var…

Seyyid Kutub İdam Edildi (1906-1966)

20.Yüzyılın İslami düşüncesinin önemli isimlerinden biri olan Seyyid Kutub 1906’da Mısır’ın Asyut kasabasında doğmuştu. Onun hayatı iki döneme ayrılır. Birinci dönem sosyalizmin tesirinde kaldığı ve edebi çalışmalarla uğraştığı kendi deyimi ile, "cahiliye dönemi", ikinci dönemi ise "İslami düşünce ile yoğrulduğu" ve Müslüman Kardeşlere katıldığı dönemdir. Cemal Abdünnasır dönemin de tutuklanmış akıl almaz işkencelere tabi tutulmuş ve on yıl hapis yatmıştı. Yinede savundu ğu fikirlerden en küçük bir taviz vermemişti. Mısırlı düşünce adamı Seyyid Kutup son tutuklan masından sonra, "darbe hazırlığında" bulunmak gerekçesiyle idama mahkum edildi.

(Bu zulümler,El Sisi tarafından, hâlâ devam etmektedir!) 

..vede, Seyyid Kutub, 53 yıl önce bugün,Mısır Devlet Başkanı Cemal Abdunnasır'ın emriyle idam edildi.

(Nasir'i de,bir askeri merasimda,kurşuna dizilmiş,adeta Seyyid Kutup'un intıkami alınmıştı.)

TIMETURK | HABER MERKEZİ
Sekiz yıl önce Mısır'da başlayan ayaklanmalar sonrasında Müslüman Kardeşler'in iktidara gelmesi, 2013 yılında Genelkurmay Başkanı Abdulfettah Sisi'nin darbe yaparak İhvan mensubu Muhammed Mursi'yi hapse atması, ayaklanmalar, protestolar, kanlı müdahaleler ve daha fazlası...
Arap dünyası ve Afrika ülkelerinde geniş tabanı olan Müslüman Kardeşler Teşkilatı, Mısır'da yaşanan bu süreç sonunda bir kez daha tüm dünyanın gündemine oturdu. 
İhvan-ı Müslimin, dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Türkiye'de de başta gençler olmak üzere geniş kitleler tarafından tanınmaya ve öğrenilmeye başlandı. İhvan'ı öğrenen herkes, bu köklü hareketin derinlerinde kaçınılmaz olarak Seyyid Kutub'a rastladı ve tanıdı.
Hareketin önemli isimlerinden biri olan Seyyid Kutub, 29 Ağustos 1966 yılında Mısır Devlet Başkanı Cemal Abdunnasır'a suikast düzenleme girişimlerine dahil olduğu gerekçesiyle idam edildi.

HAYATI

Mısır'ın Asyut bölgesine bağlı Muşe köyünde 1906'da doğan Seyyid Kutub ilk dini bilgilerini ailesinden aldı. Ailesinin Kahire yakınlarındaki Halvan kasabasına taşınmasıyla orta öğretimine burada devam etti. Darul Ulum ve Kahir Üniversitesinde yüksek öğretimini tamamlayan Kutub mezun olduktan sonra Eğitim Bakanlığında müfettiş olarak çalıştı. Eğitim Bakanı Taha Hüseyin'in laikçi liberal eğitim anlayışını eleştiren yazılar yazması Eğitim Bakanlığı'nın hakkında soruşturma başlatmasına yol açtı.

ABD'YE GÖNDERİLMİŞTİ

1950'li yılların başında, Mısır'ın Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ABD'ye gönderilen Seyyid Kutub, burada kaldığı süre boyunca, Amerikan ve batı yaşam tarzını ve toplumunu gözlemlemiş; şahid olduğu ırkçılığı eleştirmiş ve Amerikan medeniyetini primitif olarak görmüş ve reddetmişti. Oysa Mısır yönetimi onu, "belki İslami düşüncelerinden vazgeçer" diye bu ülkeye göndermişti.

FİZİLÂL'İL KUR'AN

Hayatı boyunca, İslam dininin iyi anlaşılması ve gereklerinin dejenere edilmeden yerine getirilmesi için çalışan Seyyid Kutub, bu alanda önemli çalışmalara imza atmış, önemli eserler yayımlamıştı. Özellikle Fîzılâl'il Kur'an isimli tefsiriyle Türkiye'de tanınan Kutub'un, ayrıca Yoldaki İşaretler ve İslamda Sosyal Adalet eserleri de bir zamanlar Türkiye'de gençliğin elinden düşürmediği eserler arasında yer alıyordu. İslamda Sosyal Adalet eseriyle, gerçek sosyal adaletin İslam'da olduğunu hatırlatmaya çalışmıştı.

MÜSLÜMAN KARDEŞLER DÖNEMİ

Seyyid Kutub'un Amerika'dayken Müslüman Kardeşler Hareketi'ni ilgi duymaya başladığı söylenir. Kutub, Amerika'dayken hareketin kurucusu Hasan El Benna öldürülür. Kutub, Amerikan basınının ve kamuoyunun El Benna'nın ölümünden duyduğu memnuniyeti yakından görür ve bu onda daha büyük bir dönüşüme yol açar.

1949'dan 1952'ye kadar gazete ve dergilerde siyasi ve sosyal içerikli yazılar yazmaya başlar. Yazıları Mısır toplumunda ve diğer Arap coğrafyasında büyük yankı uyandırır.

İhvan'ın çalışma komitesine seçilir ve hareketin propaganda başkanlığına getirilir. 1954'te İhvan'ın yayın organı el İhvan el Müslümin'in yayın müdürlüğüne getirilir. Dergide Mısır devriminin lideri Nasır'ı eleştiren yazılar yazar. 1954'te Nasır'ın imzaladığı İngiliz-Mısır Pakt'ına karşı çıkar. Nasır yönetimi İhvan'ın gazetesini yasaklar ve İhvan içinde tutuklamaları başlatır. Seyyid Kutub da tutuklananlar arasındadır.

YOLDAKİ İŞARETLER

1955'te hakim önüne çıkarılan Seyyid Kutub'a, hükümeti silah zoruyla devirmek suçlamasıyla 15 yıl hapis cezası verilir. Fi Zilal el- Kuran adlı eserini hapiste tamamlar. Irak devlet başkanı Abul Selam Arif'in isteği üzerine serbest bırakılır. Fakat serbest bırakıldıktan bir süre sonra hükümeti devirmek suçlamasıyla tekrar hapse atılır. "Yoldaki İşaretler" adlı eserini bu yıllarda tamamlar. Bu kitabının halkı isyana teşvik ediyor suçlamasıyla yargılanır ve ölüme mahkum edilir. 29 Ağustos 1966'da asılarak şehid edilir.

MISIR EDEBİYATINA BİR YENİLİK...

İlk yazılı eserlerini edebi türde veren Seyyid Kutub'un eleştirel tavrı Mısır edebiyatı açısından da bir yeniliktir. Şiirlerinde ve yazdığı makalelerde romantik eleştirel bir dil kullanan Kutub, ilk eserlerinde sömürgecilik ve kültürel batılılaşmaya tepki göstererek kültürel ve dini kimliğin önemsenmesine vurgusu bakımından dönemindeki birçok entelektüelden farklı bir portre çizer. İlk yazılarında İslami vurgu açıkça görülmese de daha sonraki İslamcılık perspektifinde önemli ipuçları verir.

SEYYİD KUTUB NEDEN FARKLIDIR?

Kutub'u diğer Müslüman düşünürlerinden ayıran en önemli yanı ise bir düşünür olduğu kadar bir eylem adamı olmasıdır. Laik modern siyasi yapıların dünyayı kuşattığı bir dönemde Müslümanların sorunları ve temel İslami meseleler hakkında İslami bir bakış açısı ve metodu geliştirmeye çalışan Kutub, Müslüman toplumları rahatsız eden felsefi, siyasi, sosyal, ekonomik söylemlere karşı çıkarak İslami düşünce ve uyanışın her zaman diri olabildiğini göstermiştir.

"İSLAM, HAYATI BÜTÜNÜYLE KUŞATAN BİR DİNDİR"

Seyyid Kutub'un İslam'ın sosyal, siyasi, ekonomik, hukuki meselelerde sözü olduğunu vurgulayan ilk önemli eseri 'İslam'da Sosyal Adalet' adlı eseridir. Kutub bu eserinde "gerçek İslam" olarak nitelendirdiği İslam algılayışını ortaya koyar. Mısır'ın sömürge dönemi sosyo ekonomik ve siyasi problemlerini değerlendirerek çözüm yöntemleri sunmaya çalışır. Kuran artık onun için sadece bir mükemmel bir edebiyat metni değildir dahası bir inanç ve toplumu düzenleyen siyasi çözümler sunan bir kitaptır.

Seyyid Kutub'un sosyal adalet yaklaşımı Hegel ve Marx'ın sosyal adalet fikriyatından oldukça farklıdır. Kutub geleneğe karşı daha duyarlı olup, modern ideoloji ve yapıların ancak gelenekten yola çıkarak eleştirilebileceğini söyler ve Müslüman toplumun geçmişine vurgu yapar. Geçmişteki mirasın tarihsel devamının sağlanması Kutub'a göre ancak gerçek İslam'ı anlamakla mümkündür. Bugün ile geçmiş arasındaki bağlantıyı kurmada Kuran daima Müslümanlara yol gösterir.

ESERLERİ

- Fîzılâl'il Kur'an/- Yoldaki İşaretler/- İslamda Sosyal Adalet/- Din Budur
- İslam Düşüncesi İlkeleri-Esasları(3 cild),/- İstikbal İslamındır/- BKadın ve Aile
- İslam ve Emperyalizm İslam-Kapitalizm Çatışması

ESERLERİ,BİR ÇOK DİLE TERCÜME EDİLDİ

Kutub'un eserleri başta Türkçe, Farsça, Urduca, İngilizce, Fransızca, Malayca'nın da aralarında bulunduğu birçok dile tercüme edilmiştir.

* * * 

GÜNÜN BAŞKA,"YAŞANMIŞ HATATLAR"DAN BİRİ.

Tarihin En Kısa Süren  Meydan  Savaşı ‘’Mohaç Savaşı’’ (1526)

Macarların(Hunen,Ungarın) Almanlara güvenerek sürekli Osmanlı Devletini rahatsız etmesi ve Almanlar’ın esir ettiği Fransa kralı Fransuva'nın  annesinin yardım isteği üzerine,Kanuni Sultan Süleyman Macaristan üzerine sefere çıktı. Amacı,Macar meselesini halletmek ve bütün Avrupa’ya gözdağı vermekti.

29 Ağustos 1526’da Mohaç ovasında bazı tarihçilerin tarihin en kısa savaşı dedikleri Mohaç Meydan savaşı yapıldı. İki saat gibi bir süre içerisinde Macar ordusu kralları ile birlikte yok oldu. Artık Macaristan diye bir devlet kalma mıştı. Türk kaybı ise yüzlerle ifade edilecek kadar az olmuştu. Savaşın kaderini büyük oranda toplar belirlemişti.

Bu savaş sırasında Türk hükümdarını öldürmeye yemin etmiş 30 kadar Macar şövalyesinin başarısız olsalar da hükümdara kadar ulaşmak için yaptıkları çaba takdir edilmesi gereken hareketti. Kanuni Sultan Süleyman’ın ise şövalyelerle bizzat mücadele etmesi ve üç tanesini bizzat öldürmesi O’nun cesaretini ve yeteneğini göstermesi bakımından önemlidir.

GÜNÜN ÖNEMLİ DİĞER OLAYLARI  İSE...

Yavuz Sultan Selim İlk Türk Halife (1516)

29 Ağustos 1516 günü Halep Ulu Camii’nde hutbe halife sıfatıyla Yavuz Sultan Selim adına okundu. Mercidabık savaşı sırasında son Abbasi halifesi III. Mütevekkil Yavuz Sultan Selim'e esir düşmüştü. Böylece halifelik Osmanlı hükümdarlarına geçmiş oldu.

Belgrat Alındı (1521)

Kanuni Sultan Süleyman’ın tahta çıktığını bildirmeye giden elçiyi Macar kralı öldürttü. Bunun üzerine Kanuni Sultan Süleyman ilk seferi olan Macaristan seferine çıktı. Önce Böğürdelen kalesi alındı. Sonrada daha önce defalarca kuşatılıp (II.Murat, Fatih ve II.Bayezit kuşatmaları) alınamayan Belgrat hem karadan hem de Tuna üzerinden kuşatıldı. Zorlu bir mücadeleden sonra 29 Ağustos 1521’de Belgrat alındı. 

Nanking Antlaşması (1842)

Çin ile İngiltere arasında çıkan’’ afyon savaşı’’ sonrası imzalanan antlaşmadır. (29 Ağustos 1842) Savaşın sebebi çin imparatorunun ülkede afyon kullanımının tehlikeli boyutlara ulaştığını düşünerek Hindistan’dan afyon alınmasını yasaklamasıdır.

Uşak’ın Yunanlılarca İşgali (1920)

( Lozan'da Türkiye heyetinden taviz almak için,İngiltere,önce İtalyanları sahaya sürmek istemişti;İtalyanlar kabul etmeyince,şu çabulçu Palikaryaları sahneye sürmüştü. Bunun hikâyesi derindi.(Hele,"yalan yazatn tarih utansın" i okumanızı tavsiye ederiz.)

İzmir’i işgal eden Yunanlılar, 22 Haziran 1920 tarihinde taarruza başladılar. Yunan kuvvetlerinin 29 Ağustos 1920’de Uşak ı işgal etti. Uşağa giren Yunanlılar bir çok kişinin evlerini yağmaladılar. Masum bir çok insanı öldürdüler ve bazılarını da evlerine el koyarak sürgün ettiler.

( Bu çikarmayı,papzlar kutsadılar,bazi işyerleri banka vb.ateşe vermişlerdi,şu çapulçu palikaryalar!..)

Nazım Hikmet Hapse Mahkum Oldu (1938)

10 Ağustos 1938 günü başlayan Donanma Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ndeki dava 29 Ağustos 1938 Pazartesi günü bitti. Nazım Hikmet komünist propagandası yaparak orduyu kışkırttığı gerekçesi ile 28 yıl 4 ay hapse mahkum oldu.

GÜNÜN DİĞER ÖNEMLİ YAŞNMIŞ,HADİSELERİ 

1541-Budin alındı.

1855- Osmanlı’da ilk telgraf görüşmesi yapıldı. İstanbul - Edirne, İstanbul-Şumnu hattının tamamlanmasıyla ilk telgraf Şumnu’dan İstanbul’a gönderildi. Kırım Savaşı’ndan bilgi veren telgrafta, ‘’Müttefik askerleri Sivastopol’a girmişlerdir.’’ yazılıydı. Türk birlikleri de müttefikler arasındaydı.

1924- Almanya, savaş tazminatının ödenmesine ilişkin, müttefiklerce hazırlanan Dawes Planı’nı onayladı.

1936- Balkan Festivali İstanbul’da başladı. Balkan ülkelerinden gelen halk oyunları ekiplerinin gösteriler sunduğu festivale, 2-3 Eylül gecesi Atatürk de katıldı.

1945- Sultan II. Abdülhamid'in 400 milyon dolarlık miras davasını varisleri kazandı.

1947- ABD'li bilim adamları,nükleer güç için plutonyumu parçalamayı başardılar.

1955- Kıbrıs Konferansı Londra’da toplandı.( Hâlâ da bitmiş değildi.)

1964- Ankara,İstanbul ve İzmir’de Kıbrıs konusunda büyük yürüyüşler ve mitingler düzenlendi.

1986- Üçüncü Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın cenazesi, doğum yeri Umurbey’de törenle toprağa verildi.

1993-Terör olayları hız kazandı.

2003 - Irak'lı Şii liderlerden Ayetullah Seyit Muhammed Bekir el-Hakim, bombalı bir suikast sonucu, Necef'te camii çıkışında öldürüldü.

(...)

29 Ağustos'un önemli hadiselerinden bazaları. Basına yansıyanlardan.29.08.2109

Yazar Hakkında
0 Yorum
Yorum Yapın